27 Mart 2021 Cumartesi

Yalancı Siyah

Gece yarısının iştah kaçırdığı dönemlerden birindeydi. Kadınının saçları siyah derdi herkese, yıllar evvel bir Çarşamba akşamı uzun tırnaklarını son kez parmaklarıyla cilalamıştı. Artık unutmaktan söz etmek manasızdı, zaman tüm kahpeliğiyle zihnindeki o güzel kadının görüntüsüne buhar çekmişti. Unutmanın, unutmak isteyip istememekle bir alakası olmadığını yıllar tescillemişti. Vaktiyle kırmızı dudaklardan çekilen yaşam enerjisi elbet yok olacaktı ama anısının hep kalacağını düşünürdü. İşte söz konusu bu gece yarısında hayli vakittir kaçınmak istediği gerçekler yüzüne çarptı. O kadına dair tek hatırladığı onu öpmenin verdiği hissiyattı. Sevmediği babasından kalma yadigâr bıçağı çıkarıp parmak aralarında gezdirdi. Bir zamanlar bu parmak aralarında masal gibi bir elin parmakları vardı, şimdiyse körelmiş lanet bir bıçak. Gece boyu hatırlamanın izindeydi, saatler sonra zar zor tırnak uçlarını hatırladı. İşte o kadar. Zaman, insanın metaneti ne olursa olsun daha güçlüydü. Yenildi, herkese siyah diye anlattığı sarı saçlara dair bildiği her şey teker teker ondan alındı. Merhamet, zamana bırakıldığı vakit bir cam gibi batardı.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Yalancı Siyah

Gece yarısının iştah kaçırdığı dönemlerden birindeydi. Kadınının saçları siyah derdi herkese, yıllar evvel bir Çarşamba akşamı uzun tırnakl...